SEVİL
Endülüs bölgesinin en büyük kenti, büyüleyici zenginlikteki tarihine rağmen Barselona, Madrid ve Valencia’nın gölgesinde kalmış yıllarca. Şimdi ise yeni nesillerin enerjisiyle eski usül güzelliklerini yeniden parlatıyor. Eski bir caminin üstüne yapılmış, dünyanın en büyük Gotik katedrali olan Sevilla Katedrali, Hristiyan sahipleri için Mağribi stilinde yapılmış aristokratik konaklarla dolu labirentimsi ortaçağ sokakları, eski kent merkezini oluşturuyor. Ülkenin en iyi Flamenko kulüplerinin bazıları burada; prestijli Flamenko Bienali ise iki yılda bir gerçekleştiriliyor.
-
Casa Numero 7
Sevilla’nın merkezinde bir küçük otel. Eski kentte Barrio Santa Cruz’un komşusu olan Musevi mahallesi Juderia'da konumlanmış.
-
Corral del Rey
Dekorlarında etnik dokunuşlar bulunan üst düzey bir butik otel.
-
-
-
El Rinconcillo
Çini kaplı duvarları ve ahşap tezgahıyla 350 yıllık tarihi bir meyhane.
-
Yebra
Şehrin muhtemelen en iyi tapas çeşitlerini servis eden restoran.
KORDOBA
Quadalquivir nehri boyunca uzanan bu güzel kent yürüyerek keşfedilmeli. Mağribi karakterini hala koruyan Eski Kent’in labirentimsi sokaklarında kaybolun. Motifli demir kapılar ve beyaza boyalı duvarların arasında kalan, çiçeklerin serpildiği gizli avlulara göz atın. Cordoba’nın, günümüzde bir Hıristiyan katedraline dönüştürülmüş eski ulu camisi Mezquita, kentin baş tacı. Caminin bir ormanı andıran sütunları gerçekten harikulade! Mezquita'nın kuzeybatısı “Juderia” (veya eski Yahudi Mahallesi) olarak biliniyor. Avlulu evler, daracık sokaklar ve 14. yy’dan kalma sinagog görülecekler arasında.
-
Hospes Palacio del Bailo
16. yy’dan kalma bu saray-otel, görkemli bir de spa havuzuna sahip. Kent merkezinden taksiyle kısa sürede ulaşabilirsiniz.
-
Hotel Plateros
Sakin küçük bir meydana kurulmuş 19. yy’dan kalma sade ve hoş bir otel. 12 odalı bir aile işletmesi.
-
Bodegas Campos
Campos şarap şirketi tarafından işletilen tarihi bar ve restoran.
-
Bodegas Mezquita
Mezquita’yı sarmalamış turist tuzaklarının arasına saklanmış bu geleneksel barın farkına varmak zor. Barda geniş bir yelpazede tapas çeşitlerinin yanın sıra, öğle ve akşam yemekleri de sunuluyor.
-
Noor Restaurant
Endülüs mutfak kültürüyle tanışmak için ideal, şık bir şef restoranı.
-
Madinat Al-Zahra
10. yy saray kenti Madinat al-Zahra, İspanya’daki erken dönem İslami arkeolojik alanların en önemlileri arasında.
GRANADA
Kentin tepesine zarifçe kondurulmuş Mağribi stili El Hamra sarayı ile flamenko kültürü, Granada’nın karakterinin baskın özellikleri. Tüm Avrupa’dan öğrenci çeken üst düzey üniversitesi sayesinde, şehir genç bir atmosfere sahip. Calle Elvira, doğuya özgü ve Mağribi karakterli dükkanların, kafe ve restoranların sıralandığı en turistik sokaklardan. Tepelere yayılmış tarihi Albayzin mahallesi, labirentimsi sokakları ve “carmén” adı verilen avlulu Mağribi villalarıyla kentin en önemli çekim noktalarından. Calle Caldereria Nueva’dan başlayan bir dizi sokak, Sierra Nevada’nın karla kaplı zirvelerinden oluşan bir arka plan üzerinde El Hamra'nın tablo gibi manzaralarını sunan Mirador San Nicolas’a sizi sürüklüyor. Buradan itibaren, Sacromonte mahallesine doğru sakince yürüyebilir ve mağara restoranlarda, biraz turistik hale gelse de hala klasiklerden sayılan bazı flamenko şovlarına katılabilirsiniz. Geçmişte en iyi flamenko şarkıcıları ve dansçıları bu çingene mahallesinde yetişmiş. Jerez ve Sevilla, flamenkonun köklerini tartışa dursun, Granada kendine özgü stilini çoktan geliştirmiş durumda.
-
Hotel Alhambra Palace
El Hamra’nın kent surları içinde kurulu otel, İspanya’nın en eski lüks konaklama mekanlarından. En iyi Albayzin manzaralarına terasından ulaşılabilir.
-
Hotel Casa Morisca
15. yy’a ait bir evden dönüştürülmüş orijinal Mağribi tavanlı odaları bulunan butik otel. El Hamra'nın etkileyici manzaraları karşınızda.
-
Alhambra
Yüksek talep sebebiyle, Granada’ya gelmeden önce giriş biletinizi online rezerve etmenizde fayda var. Bu 10. yy saray kompleksi, Kuzey Afrikalı Nasrid hanedanlığı tarafından inşa edilmiş. Çok detaylı İslam süsleme sanatı örnekleri ile Sierra Nevada’dan taze su getiren görkemli kanal sistemi ve çeşmelerden oluşan su mimarisi dikkat çekici.
-
Peña de la Platería
Albayzin mahallesinin yamaçlarındaki bu flamenko barı ve restoranı, 1949’dan bu yana aktif. Her perşembe, küçük sahnesinde farklı performansları ağırlıyor ve görkemli açık hava avlusundan özellikle geceleri, eşsiz El Hamra manzaraları seyrediliyor. Gitmeden önce rezervasyonla yerinizi sağlama alın.
MALAGA
İspanya'nın en güney ucundaki Malaga, gökdelenlerden dolayı ilk bakışta etkileyici gözükmese de Picasso’nun doğum yeri olması münasebetiyle son zamanlarda sıra dışı sanat müzelerinin yaygınlaştığı bir yer. Picasso Müzesi, Centre Pompidou ve yeni tamamlanan Thyssen Müzesi bazıları. Malaga deniz mahsulleriyle de tanınıyor. Şimdi artık kentin banliyölerinin bir parçası ulan El Palo ve Pedregalejo adlı eksi balıkçı köylerini ziyaret edin. Her ikisinin de sahil şeridinde, marisquerias ve chiringuitos olarak bilinen otantik balık restoranları var. Malaga, Güney İspanya'nın en şık turizm destinasyonu Costa del Sol’u keşfe çıkmak için de önemli bir üs.
-
El Carligto
Malaga yakınlarında eski bir çiftlik arazisi üzerinde dört odadan oluşan, eşsiz doğa manzaralarıyla rüya gibi bir ev. Kısa dönem kiralamalar için ideal. Sahipleri dilerseniz yerel bir şef ile yemek odaklı bir tatil ayarlayabiliyor.
-
Room Mate Larios
Sadece yayalara açık Calle Larios caddesi üzerinde iyi işletilen bir otel.
-
Oleo
CAC modern sanat galerisi bünyesinde, Asya ve Endülüs tapas’larının iyi bir karışımı.
-
Sollo
İyi yetişmiş Brezilya-Peru melezi şef, Malaga’nın hemen dışındaki restoranında hünerlerini sergiliyor.
MARBELLA & COSTA DEL SOL
Hohenlohe-Langenburg ailesinin prensi Alfonso, 1950'lerin başında yazlık villasını Marbella Club’a dönüştürmeye karar verince Costa del Sol, Fransız Riviera'sına rakip olmuş. Aniden Hollywood starlarının, Arap şeyhlerinin ve Avrupa jet sosyetesinin gözdesine dönüşen fakir İspanyol balıkçı kasabası Marbella’nın kıyı kesimi, zamanla “Altın Mil” olarak anılır olmuş.
-
Finca Cortesin
215 hektarlık alana kurulu Finca Cortesin, ödüllü oteli, şampiyona tipi golf sahası, beach-club’ı ve spa’sıyla lüks bir emlak projesi ve başlı başına bir destinasyon.
-
Marbella Club
Jet sosyetenin oyun alanı hala yerli yerinde. MC Beach restoranı Marbella’nın en iyi yemeklerini ve atmosferini sunuyor.
-
Puente Romano Beach Resort & Spa
İspanyol prens tarafından kurulan bu sosyetik otel, yepyeni Six Senses Spa’sı ile karşınızda. Orijinal tasarım, bir Endülüs köyü havası yaratmak üzerine kurulu: villaları, daracık sokakları, meydanı ve 14 adet restoranıyla.
-
Bibo
Amerikalı şef Dani Garcia’dan bir Endülüs brasserie’si ve tapas barı. Puente Romano Beach Resort bünyesinde iyi yemek ve rahat bir atmosfer.
-
Casanis
Marbella’nın eski kent merkezindeki dar sokaklarında yer alan begonvillerle süslü büyüleyici Fransız restoranı.
-
Nobu Marbella
Altın Mil, bir süre önce Nobu ile tanıştı. Ünlü zincirin şubesi, golf oteli Puente Romano bünyesindeki meydan tarzında düzenlenmiş yemek alanında açıldı.
-
CADIZ, JEREZ & COSTA DE LA LUZ
Costa de la Luz Güney İspanya'nın Cebelitarık boğazından Portekiz sınırına kadar uzanan, belki de en otantik ve değmemiş bölgesi. Bu az ziyaret edilen sahil kesiminin ana kenti Cadiz, sadece Şubat ayında Karnaval’ın başlamasıyla beraber geleneksel erkek korolarıyla Uluslar arası arenada ismini duyuruyor. Burası aynı zamanda İspanyol Anayasa’sının yazıldığı ve 1812’de imzalandığı yer. Kaşif Kolombo’nun ikinci ve dördüncü seyahatleri, Avrupa ve Amerika arasındaki 18. yy deniz trafiğinin merkezi olan Cadiz limanından gerçekleşmiş. İngilizler şeriyi 1835’ten beri Cadiz’in aktif bir yerel barı olan Tio Pepe’de keşfederek bu içeceği dünyaya tanıtmış. İspanya’nın en güçlü ailelerinin bazılarının yazlık evlerinin bulunduğu Sotogrande ise golf ve polo sahalarıyla Cadiz çevresinde ilgiye değer noktalardan. Öte yandan Jerez de la Frontera, Volvo Masters’ı da ağırlamış Jack Niclaus imzalı golf sahası ile meşhur eski bir kasaba. Medina-Sidonia ve Vejer de la Frontera'daki ortaçağdan kalma “beyaz kasabalar” kesinlikle ziyaret edilmeli. Mağribi işi antikalar almak istiyorsanız, Tanca İspanya'nın en güneyindeki Tarifa’dan sadece 30 dakikalık bir deniz yolculuğu mesafesinde. Afrika kıtası manzaraları sunan bu kasaba, sahil şeridi ve sürekli rüzgarlı havasıyla rüzgar sörfçüleri için bir cennet. Bu arada Cebelitarık da birkaç saatliğine keşfedilmeyi hak ediyor. Cebelitarık Boğazı’nda yer alan bu küçük yerleşim İngiltere'ye ait ve pasaport ile girilebiliyor.
-
-
Casa La Siesta, Cadiz
7 odası ve 2 lüks villasıyla hoş bir şekilde restore edilmiş bir butik otel. Özel etkinlikler için kiralamaya müsait.