Lizbon

Lizbon Avrupa’nın en şaşırtıcı ve umulmadık şehirlerinden. Portekizli kaşiflerin 1500’lü yıllarda Uzak Doğu’nun zenginliklerini keşfetmesiyle beraber şehir çabucak serpilmiş ve o parlak çağdan geriye kalan asil duruşunu hiç kaybetmemiş. Bugün bir taraftan eski saraylar ve malikaneler, hip otellere ve gastronomi mabetlerine dönüşürken, Tejo Nehri rıhtımları boyunca muazzam bir yenileme hamlesi de sürüyor. Nostaljik sarı tramvayların da yardımıyla şehrin tarihsel merkezini yürüyerek keşfetmek çok kolay. Lizbon'un en güzel tarihi mahallelerinden geçen 28 No'lu tramvayın rotası en keyiflisi. Castelo de Sao Jorge (St. George Kalesi) etrafında serpilmiş eski Alfama mahallesi, kuytusunda pek çok fado barı ile ortaçağ ruhunu kaybetmemiş sokaklar saklıyor. Geleneksel ticaret merkezi Baixa / Chiado eski zanaatkâr dükkanlarına ve lüks ürün mağazalarına ev sahipliği yaparken, Bairro Alto (Yukarı Şehir) ise hareketli bir yemek ve eğlence sahnesi sunuyor. Ülkenin büyük kaşiflerinin denize açıldığı Belém bölgesine gidip, uzak kıyılardan buraya akıtılan zenginliklerle inşa edilmiş görkemli Jerónimos Manastırı’nı gezmeyi unutmayın. Son olarak: Portekizlilerin "saudade" adını verdiği geçmişe özlem duygusunu anlamaya yaklaşmak için, şehirdeki canlı müzik performanslarıyla meşhur fado barlarından birinde bir akşam geçirin.  

 



© 2017 Pero Steps. Bütün hakları saklıdır.
Bu web sitesinin hiçbir bölümü herhangi bir başka yazılı veya elektronik ortamda kaynak gösterilse dahi kullanılamaz, çoğaltılamaz ve kopyalanamaz. Bu web sitesinden link verilen dış kaynakların içeriği ve fonksiyonelliğinden, site sahibi ve yöneticisi sorumlu tutulamaz.
Haber bülteni için üye olun.
İletişim: